CHP’nin Ankara’daki Büyük Emekli Mitingi…Özgür Özel “Türkiye’nin Bütün Demokratları Önce Hükümeti Alacağız, Sonra Size Hakkınızı Vereceğiz”

HABER: DİLAN KUTLU-MEHMET OFLAZ/ KAMERA: ONUR BİNGÖL-UĞUR DEMİRCİ

(ANKARA)  – CHP Genel Başkanı Özgür Özel, ‘Büyük Emekli Mitingi’nde; “Emeklilere söz veriyorum. Cumhuriyet’in ikinci yüzyılının ilk genel seçimlerinde CHP’yi, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün partisini birinci parti, iktidar yapacağız. Türkiye ittifakıyla biz bu seçimleri kazanacağız. Türkiye ittifakının içindeki sosyal demokratlar, milliyetçi demokratlar, muhafazakar demokratlar, Kürt demokratlar Türkiye’nin bütün demokratları önce hükümeti alacağız, sonra size hakkınızı vereceğiz. İlk seçim vaadimizi açıklıyorum. CHP iktidarında iktidar olduğumuz ilk 100 gün içinde yasal düzenlemeler derhal tamamlanıp en düşük emekli maaşı önce asgari ücrete 2 yıl sonra bırakıldığı yere bir buçuk asgari ücrete çıkarılacaktır” dedi.

CHP, bugün Ankara Tandoğan Meydanı’nda “Büyük Emekli Mitingi” düzenledi. Özel, mitingde yaptığı konuşmada emeklilerin haklarını söke söke alacaklarını belirterek şunları söyledi:

“Dedim ki, elime mikrofonu aldığım her konuşmada bu büyük haksızlığı, bu büyük adaletsizliği dile getireceğim. Koca bir seçim dönemi geçirdik. 105 meydanda kürsüye çıktım. Otobüsün üstüne çıktım. Mikrofonu elime aldım ve sizlerin, emeklilerin derdini, sorununu dile getirdim. Biz o meydanlarda, konuştuk anlaştık, biz çağırdık, siz geldiniz kendi meselenize sahip çıktınız. ve gün oldu bizim mitinglerimiz birer emekli mitingine dönüştü. Bütün Türkiye sizleri sorunlarınızı duydu, konuştu. İşte bugün Ankara bu büyük meydanda iğne atsan yere düşmüyorsa bunun sahibi sizlersiniz. Bu meydan Türkiye’nin en kalabalık, Türkiye’nin en büyük korosu, emekliler korosu. Dinleyin bakın. Dünyanın en acıklı şarkısını nasıl söylüyorlar? Emekliler elini kaldırsın. Bakın, bakın, bakın. Kaç para maaş alıyorsunuz? 10 bin lirayı duyuyor musunuz? İşte dünyanın en büyük konusunun söylediği en acıklı şark bu? Biz bundan sonra elbette defalarca dile getirdik. Anlattık ve dedik ki emeklinin sorununu çözmezseniz bundan sonra meydanlar bizimdir. Sokaklar bizimdir. Türkiye’nin dört bir yanından yedi bölgesinden 81 ilinden gelen emekliler burada mısınız? Burada mısınız? Bu sesi ya duyacaklar ya da söz verdiğim gibi durmayacağım, susmayacağım. Sizin sesinizi mutlaka bütün Türkiye’ye duyuracağım. Hakkınızı söke söke alacağım.

“Tercümesi olmayan bir emekli maaşına sizleri mahkum edenlere yazıklar olsun”

Bu iktidar 2024 yılını ’emekli yılı’ ilan etmişti. Bu yıl 2024 Ocak’ta verilecek maaşı en düşük emekli maaşını 10 bin lira olarak belirlediler. Yurt dışına gidiyorum. Alman Başbakanı’yla konuşuyorum. Türkiye’de emekli maaşı 270 euro diyorum. Yanlış söyledim sanıyor, düzeltiyor, 2700 diyor. İngilizce’ye, Almanca’ya, Fransızca’ya tercümesi olmayan bir emekli maaşına sizleri mahkum edenlere yazıklar olsun. Emekli ikramiyelerine bakıyoruz. Emekliler eskiden emekli olduklarında ev alabiliyorlardı emekli ikramiyesiyle. Sonra ev alamıyorlardı. Arabaya düştü. Şimdi yılların emeğine bir motosiklet parası emekli ikramiyesi verenlere yazıklar olsun. Almanya’da, Almanya’dan emekli, Hans, kalkıyor, geliyor. Manavgat’a tatil yapmaya. Ama Manavgat’ta Hasan amca, Manavgat’ta markete, bakkala gitmeye korkuyor. Borcu var, önünden geçmeye, korkuyor, utanıyor, çekiliyor. Hollanda’dan Ursula emekli olmuş. Kalkıyor geliyor Trabzon’a. Maçka’ya gidiyor. Peki Trabzonlu teyze manava gidemiyor. Pazara çıkamıyor. Sümeyye kardeşim gidip de alışverişini yaptıktan sonra hesabını veremeyeceği için filesinin üçte birini gittiği marketin kasasında bırakıyor. Böyle bir yaklaşıma Hans’ın yaşadığı hayatı Hasan’dan esirgeyenlere yazıklar olsun. Yaz aylarında iki yaz aylarında 65 bin misafirhaneyi açıyor. Toplam kapasitesi 65 bin olan öğrenci yurtlarını emekli misafirhanesi yapacaklarmış. Yattık yerlerde, alay ediyorlar. Emekli ‘açım’ diyor. Bu ‘yurda git tatil yap’ diyor. Emekli  sokağa çıkamıyor. O Çeşme’deki yurda git, Antalya’daki yurda git, Mersin’deki yurda git diyor.”

“Emekliler yurtta kalma derdinde değil, karnını doyurma derdinde”

Öğrenci yurtlarının emeklilere açılması kararını eleştiren Özel, konuşmasında şunları değindi:

“Emekliler yurtta kalma derdinde değil, kendi kirasını ödeme, karnını doyurma derdinde. Verdiğiniz parayla, ev kirası verirken, aç kalırsın. Karnını doyurursan sokakta kalırsın. Yazıklar olsun bu düzene. Değiştireceğiz bunu.  Bu iktidar geldiğinde en düşük emekli maaş 1.5 asgari ücretti. Doğru mu? Yani sizinle hiç uğraşmasa size hiç ilişmese bugün 17 bin liradan toplam 1.5 buçuk asgari ücret, 26 bin emekli maaşı alacaktı. 26  bin liradan 10 bin liraya bu emekliyi düşürenlerden hesap soracağım.  ‘Asgari ücret hesabı yapma, biz asgari ücreti arttırdık’ diyor. Ne hesabı yapalım? Bu memlekette ne hesabı şaşmaz? Altın, bir de altın hesabı yapalım. Bütün Türkiye görsün. Bu iktidar geldiği gün en düşük emekli maaşı sekiz çeyrek altın yapıyordu. Görüyor musunuz? Doğru mu? Şimdi 10 bin lira, 2.5 buçuk altın alınıyor. Yani her emeklinin her birinizin cebinden çantasından her ay 5.5 çeyrek altını alıp çalan kaçan bir düzen var. Emekliyi bu hale getirenlerden 31 Mart’ta hesap sordunuz. Sesinizi duymazlarsa onlardan hesabın büyüğünü ilk sandıkta soracaksınız.”

“Emeklilikte kademe bekleyenler var”

“Çocuk yaşında, stajyer olarak gitmiş sigortası başlamış. Parası yatmış, çıraklık okuluna gitmiş sigortasını devlet yatırmış. Ama şimdi gelince ‘o günden başlatmayız’ deyip emekli edilmeyen staj ve çıraklık mağdurları. Emekliliği 1999’da işe başlayan, bir gün önce emekli olsa geçen sene emekli olacak olup bir gün geç kaldı diye, bir hafta geç kaldı diye 17 sene geriye bırakılanlar var. Emeklilikte kademe bekleyenler var. Onların da sesini duyuyoruz, duyurmaya devam edeceğiz. SSK kökenliler. 7200 günde emekli olurken, 9 bin gün istenen Bağkur’luların ve aynı zamanda Bağ-Kur’lu olduğu için Çukurova’da pamuk, Ege’de tütün, Karadeniz’de çay yapıp ama vaktiyle kuponunu kaybedenler, belgelemeyenler. Mevcut belgesi kabul edilmeyenler var. Onların da emeklilik analarının ak sütü gibi helaldir. Hepsini birden haykırmaya devam edeceğiz.

“Bizim için canını ortaya koyanların cebinden parasını çaldılar”

Aramızda kahramanca hepimiz için canlarını ortaya koyan emekli astsubaylar var. Astsubaylar emekli olamıyor, niye olamıyor çocuk okuyor, ev kira. Emekli olunca maaş yarıya düşüyor. ve o yarıya düşen maaşla geçinemeyeceği için emekli olamıyor. Yaşı dolduğunda da sefalete sürükleniyor. Sadece astsubayların değil kadro ve emeklilik hakları bulunmayan uzman erbaşların sözleşmeli er ve erbaşları kadro istihdam haklarını ayrıca emekli yüzbaşıların, emekli binbaşıların benzer sorunlarını her kademede görev yapanların özlük haklarını ayrı ayrı savunuyoruz. Onlara minnet borçluyuz. Şehitleri var. Gazileri var. Bu sesi duyun. Ayrıca Milli Savunma Bakanı Divan Başkanı’ydı. OYAK Genel Kurulu yaptılar. Bütün personelde astsubaydan subaydan hatta asteğmenden kesilen yüzde onla biriktirilen OYAK. Bir yıl parayı işletmiş ve diyor ki nema yüzde 77 . Resmen bizim için canını ortaya koyanların cebinden parasını çaldılar. Bakın 2023 bu portreyi Koç Holding’in portföy yöneticileri yönetse yüzde 720. Sabancı Holding yüzde 285. Yüzde 230’dan aşağıya portföy getireceği yok. OYAK’ta enflasyon kadar. Sözde TÜİK enflasyonu kadar portre yönettik diyorlar. Bunun adı haksızlık değil. Bunun adı hırsızlıktır. Yazıklar olsun.

“Başımızda bir Gulyabani var”

Ekonomi öncelik belirleme işidir. Siyaset, öncelik belirleme işidir. Ekonomik tercihler sizin kimin adamı, kimin hükümeti, kimin yanında olduğunuzu gösterir. 16 milyon emekli 32 milyon çalışan toplam 48 milyon kişiye ödenen para tüm emeklilere ödenen para bütçede faizle ödenenden çok daha az. Ayrıca emekliler sadece toplam aylıkları milli gelirin birkaç sene önce yüzde 7’sine denk gelirken, geçen sene 4 milyonun üzerinde eklenen EYT’ye rağmen milli gelirin yüzde 5’ine düştü payları. Yani birileri hem emekli yaşa takılanları ‘Vallahi yapmam. Kaybedeceğimi bilsem yapmam’ derken seçimin gittiğini görünce emekli ettiler ama o emeklilerin maaşını mevcut emeklilere ödettiler. Onu bile ödemediler, 7’den 5’e düşürdüler. Her türlü ekonomik krizde her türlü kemer sıkmada herkesin aklına emekliler geliyor. Herkesin aklına emekçiler geliyor. Herkesin aklına maalesef yoksullar, garibanlar geliyor. Güya IMF’yle çalışmıyorlar. IMF olsa emekliye zam vermeyecek, vermiyorlar. Öğretmeni atama diyecek, atamıyorlar. Astsubayı duyma diyecek, duymuyorlar. Yoksullara kemer sıktır diyecek, kemeri yoksula sıktırıyorlar. Başımızda bir gulyabani var, gulyabani. IMF değil. Ama IMF’nin hayaleti aramızda dolaşıyor. Gulyabani, o Mehmet Şimşek, Mehmet Şimşek, beni dinle, bu gulyabaniyi al, saraya götür. Artık emeklinin yakasından insin. Birazcık da zenginlerden alsın, zenginlerden istesin. Saraya git. Git buradan. Git buradan. Seni istemiyoruz. Yoksulun sırtından düş. Onu saraya götürün. Onun zenginlerin biraz da zenginlerin penceresine gitsin o. Biraz da zenginlerle uğraşsın. Bu garibanı, emekliyi bıraksın artık. Geçtiğimiz haftalarda emeklilerle, emekçilerle birlikte ve Devrimci İşçi Sendikalarıyla birlikte vergi adaletini gündeme getirmeye çalıştık. Bir kez daha söylüyorum Türkiye’de 100 lira vergi toplanıyor bunun 64 lirası dolaylı vergiler. Yani öğrencinin elektrik faturasında da fabrikatörün, yalı sahibinin, elektrik faturasında da aynı vergi var. Emekli de aynı vergiyi veriyor, alışveriş yaptığında multimilyoner de yüzde 64. Geriye kalanın üçte ikisi, yani yüzde 25 ücretlerden alınıyor. Emekçilerin, memurların devlette ve özelde çalışanların maaşlarından kesiliyor ve yaptığı yüzde 89. Peki yüz liranın sadece 11 lirası, zenginlerin, yandaş müteahhitlerin büyük büyük ihaleleri kapanların dünyanın dört bir yanına ihracat, ithalat yapanların kazandığı toplam paradan yüzde on bir. Yüzde 89 emekliden, emekçiden, çiftçiden, Bağ-Kur’ludan herkesten alınan vergi. 100 liranın, doksanını zenginden, 10’unu bizden toplayacaklarına, yüz liranın doksanını bizden, onun zenginlerden topluyorlar. İşte kaynak arayana kaynak buradadır. Vergide adalet en temel talebimizdir. Vergide adalet getireceğiz.

“16 milyonun yüzünü güldüreceğiz”

Bir yandan Cumhuriyet Halk Partisi, derdinizi dile getirmeye, görünür kılmaya, bu coşkulu meydanın sesini duyurmaya çalışırken bir yandan da çözüm önerilerini dile getiriyor. Şimdi burada Sayın Erdoğan’a, Sayın Bahçeli’ye tüm siyasi partilerin kıymetli liderlerine bir çağrıda bulunuyorum. 15 madde 15’ini yapacağız, el birliğiyle yapacağız, bu meydanın yüzünü güldüreceğiz. 16 milyonun yüzünü güldüreceğiz. Var mısınız? Bir; en düşük emekli aylığının hiçbir dönemde asgari ücretten az olamayacağını yasal düzenlemeye bağlayalım.  İki; prim güncelleme katsayısı, aylık bağlama oranı aylıkların alt sınırını hakkaniyetli ölçüde aktaralım. İntibak yasası çıkararak 2000 öncesi 2002-2008  sonrası ayrımları ortadan kaldıralım. Dört; emeklilerimize yük oluşturan, ilaç katılım paylarını, fiyat farklarını, muayene ücretlerini mutlaka artık ortadan kaldıralım. Ayağını kaybetmiş bu vatan için, bu millet için, evlatları için çalışırken, ekmek parası kazanırken ama protezi var. Eskimiş, takılması gerekiyor. Verdikleri para olması gerekenin otuzda biri, yirmide biri. Protezde en iyisi emekliye hemen ödenmelidir, aksini asla kabul etmiyoruz.

“Emeklimizin elini havada bırakmayın”

Emeklilere sendikal örgütlenme hakkı tanınmalı. Emekli sendikalarına yıldırma amaçlı kapatma davası derhal geri çekilmelidir. Emekli bayram ikramiyeleri asgari ücret seviyesine çıkarılmalıdır. Kurumların özel sandıklarından emekli olanlar banka gibi kuruluşlar, özel bankaların kendi sandıklarından emekli olanları bayram ikramiyeleri eşitlenmeli, ilaç katkı payları düşürülmeli. Onlara da promosyon ödemesi yapılmalıdır. Emekliler için emekli kart çıkarılmalı, elektrik, doğal gaz su faturalarında yüzde 25 ile 40 arasında indirim yapılmalıdır. Emeklilikte kademe bekleyenlerin staj ve çıraklık mağdurlarının emekli askerlerin sorunları çözülmelidir. 65 yaş üstü ulaşım sorunu asla bir daha hiçbir emeklimizi rencide etmeyecek şekilde şoför esnafını da düşünerek onları karşı karşıya bırakmadan kanun yoluyla, devlet eliyle şoförün değil devletin cebinden çözülmelidir. Çalışmak zorunda kalan SGK destek birimi kesilmeye uygulaması bitirilmeli. Emeklilerin kredi ve kredi kartı borçları bir sefere mahsus bütün faizleri silinerek beş yıla bölünmeli. Bu kamburdan emekliler kurtarılmalıdır.  Vergide adalet, mutlaka sağlanmalı. Herkesten kazancı ölçüsünde vergi almalı. Dolaylı vergiler kademeli olarak sıfırlanmalıdır. Buradan hem hükümete muhalefete çağrımızdır. Gelin bu sorunları hep birlikte çözelim. Bu adımları atalım. Emekliler elinizi kaldırın. Bu eli tutun. Bu eli havada bırakmayın. Emeklimizin elini havada bırakmayın. Biz size el uzatıyoruz. Bu eli havada bırakmayın.

“Önce hükümeti alacağız sonra size hakkınızı vereceğiz”

Cumhuriyet Halk Partisi olarak geçen seçimlerde emeklilerde en çok alan parti olduk ve bunun da çok önemli katkısıyla Türkiye’nin birinci partisi olduk. Emeklilere söz veriyorum. Cumhuriyet’in ikinci yüzyılının ilk genel seçimlerinde Cumhuriyet Halk Partisi’ni, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün partisini birinci parti, iktidar yapacağız. Türkiye ittifakıyla biz bu seçimleri kazanacağız. Türkiye ittifakının içindeki sosyal demokratlar, milliyetçi demokratlar, muhafazakar demokratlar, Kürt demokratlar Türkiye’nin bütün demokratları önce hükümeti alacağız, sonra size hakkınızı vereceğiz. İlk seçim vaadimizi açıklıyorum. CHP iktidarında iktidar olduğumuz ilk 100 gün içinde yasal düzenlemeler derhal tamamlanıp en düşük emekli maaşı önce asgari ücrete 2 yıl sonra bırakıldığı yere bir buçuk asgari ücrete çıkarılacaktır.

“Onlara deyin ki Ankara’da bir evladımız var”

Buradan hepinize bir kez daha seslenmek istiyorum. Eğer nereye çağrılırsanız bugün olduğu gibi koşar gelirseniz, bugün olduğu gibi meydanları doldurursanız, bugün olduğu gibi kendinize ülkemize sahip çıkarsanız bu ülkede kimin canı yanıyorsa onun yanında durursanız emin olun hep birlikte çok yakında bütün dertlerden kurtulacağız. Türkiye Cumhuriyeti tarihinin emekliler için yapılan en büyük mitingine gelen bu meydanı dolduran, hakkını arayan herkese helal olsun, selam olsun. Memleketlerinize gittiğinizde bütün emeklilere bu evlat selam götürün. Onlara deyin ki Ankara’da bir evladımız var. O biz rahat etmeden rahat etmeyecek. Biz mutlu olmadan oturmayacak. Biz hakkımızı almadan o mücadeleyi bırakmayacak. Onlara deyin ki biz de bu kardeşimizin, bu evladımızın, onun partisinin yanından ayrılmayalım destek verelim, güç verelim, güç olalım. Hep birlikte uğraşalım ve hakkımızı alalım.”

—-

Mitingten notlar…

CHP’nin Ankara Tandoğan Meydanı’nda düzenlendiği “Büyük Emekli Mitingi”ne Türkiye’nin farklı bölgelerinden binlerce emekli ve emekçi katıldı.

Sabah erken saatlerden itibaren meydanı doldurmaya başlayan emekliler, “Emekliler için zordur geçim, Özgür Özel acele seçim”, “Onurlu yaşam hakça paylaşım”, “İnsanca hakça bir yaşam için”, “Mutfakta yangın var, bıçak kemiğe dayandı”, “Biz torunlarımıza onurlu bir gelecek bırakacağız ya siz”, “Krizin bedelini biz ödemeyeceğiz” yazılı döviz ve pankartlar taşıdı.

Emeklilerden iktidara “yerel halk”, “rolex”, “ıstakoz” göndermesi

Mitinge katılan bir emekli yurttaş, hazırladığı dövizle Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in ‘yerel halk’ açıklamasına, AKP Grup Başkanvekili ve Manisa Milletvekili Bahadır Yenişehirlioğlu’nun 562 bin TL’lik ‘Rolex’ saatine ve AKP İzmir Milletvekili Şebnem Bursalı’nın Monaco’da ‘ıstakoz’ yemesine göndermede bulundu. Dövizde, “Yerel halk sömürülmesin, rolex takıp ıstakoz yesin” ifadesi yer aldı. Bir emekli yurttaş da “Hiçbir şeyi tamir edemeyip her şeyi bozan acemi usta belgeni elinden alacağız” dövizi taşıdı.

Yoğun güvenlik önlemlerinin alındığı mitingde keskin nişancıların yer aldığı görüldü.

CHP’den üst düzey katılım

Mitinge CHP Genel Başkan Yardımcıları Gamze Taşcıer, Özgür Karabat, Burhanettin Bulut, Ensar Aytekin, Yalçın Karatepe ve Zeliha Aksaz Şahbaz, CHP Grup Başkanvekilleri Ali Mahir Başarır ve Gökhan Günaydın, CHP Genel Sekreteri Selin Sayek Böke, CHP Parti Sözcüsü Deniz Yücel, CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, CHP Ankara İl Başkanı Ümit Erkol, CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik ve çok sayıda CHP milletvekili katıldı.

Emeklilerin temsilcileri ve Özel konuştu

Sanatçı Tolga Sağ mitinge katılan emeklilerle birlikte şarkılar ve türküler söyledi. Mitingde CHP Genel Başkan Yardımcısı Gamze Taşcıer, DİSK Emekli Sen Genel Başkanı Cengiz Yavuz, Birleşik Emekliler Sendikası Başkanı Mahmut Şengül, Tüm Emekliler Derneği Başkanı Satılmış Çalışkan, 61 yaşındaki emekli Aynur Teke ve CHP Genel Başkanı Özgür Özel konuştu.

“Gulyabani” canlandırıldı

CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in konuşması sırasında, meydanda Ertem Eğilmez’in yönetmenliğini yaptığı 1976 yapımı “Süt Kardeşler” filmindeki “Gulyabani” canlandırıldı. “Gulyabani” maketi miting meydanında dolaştırılırken CHP Genel Başkanı Özgür Özel, “IMF’nin hayaleti aramızda dolaşıyor. Gulyabani. Mehmet Şimşek, beni dinle, bu gulyabaniyi  al, Saray’a götür. Artık emeklinin yakasından insin. Birazcık da zenginlerden alsın, zenginlerden istesin. Saray’a git. Git buradan” diye konuştu.